Beşiktaş’ın Geleceği: Doğru Yapılanma ve Kritik Hamleler
Her şeyden önce şunu vurgulamak gerekiyor: Beşiktaş, şu an doğru ve sağlam bir yolda ilerliyor. Ancak bu değerli yolculuk, marka değeri bu denli düşük bir ligde heba edilmemeli -özellikle de hakem hatalarının bu kadar belirleyici olduğu bir ortamda-. Nitekim pazartesi akşamı yaşananlar, hakem kararlarının doğrudan maç sonucuna etki ettiğini bir kez daha gösterdi ve bu durum asla kabul edilebilir değildir.
Beşiktaş, Svensson’un yokluğunda sağ bekte Tayyip Talha Sanuç ile sahaya çıktı. Açıkçası takımın maça başlangıç planını beğendim, ancak teknik direktörün kazanan 11’i bozmak istemediği de ortadaydı. Burada sakıncalı gördüğüm nokta, Talha’nın üçlü savunmada kenar stoper olarak görev yapmasıydı. Zorlu şartlarda sakatlıktan dönen bir oyuncunun, bu pozisyonda yaşadığı atletizm sorunlarından Gaziantep’in zaman zaman faydalandığını söyleyebiliriz.
Beşiktaş’ın maça başlangıç planında, Immobile’nin pas trafiğine katılımı ve Mario’nun gezici top tutuculuğu, etkili oyunun temel unsurlarından biriydi. Bu sayede, Beşiktaş’ın koşucuları -hatta zaman zaman eleştirilen Gedson bile- doğru noktalarda topla buluşarak, ceza sahasına yakın bölgelerde 0.29 xG yakaladı.
Geçtiğimiz hafta xG tabloları hakkında söylediğim bir şeyi tekrar vurgulamak istiyorum: “xG verileri her şeyi göstermez, ancak sürecin nasıl işlediğini anlamamıza yardımcı olur.” Şimdi de aynı şeyi söylemek mümkün. Beşiktaş, rakibine sadece 0.67 xG verdi ve mevcut süreçte bu, fena olmayan bir rakam. Ancak penaltı xG’sini çıkardığımızda, Beşiktaş’ın kendi sahasında iyi bir xG ürettiğini söylemek zor.
Bunun başlıca sebeplerinden biri, Rashica’nın son iki maçtır etkisiz olması ve buna ek olarak yeterli bek desteği alamaması. Bir diğer önemli faktör ise Oxlade-Gedson ikilisinin merkezde topu yönlendirme ve oyun kurma konusunda yaşadığı sıkıntılar.
Beşiktaş, iyi bir geçiş takımı ve merkezde topu kazanıp olumlu kullanamadığı her an, oyun etkisiz hale geliyor. Bu noktada devre arası transfer edilen Elan Ricardo, tam da bu plana uygun bir oyuncu. Hatta Solskjaer’in de Ricardo’yu bu sisteme adapte etmek için hazırlık yaptığını düşünüyorum.
Bence Felix Uduokhai, Beşiktaş’ın 3-2-5 dizilişinde kritik bir role sahip ve özellikle takımın ön alanda yaptığı pres açısından büyük önem taşıyor. Sezon sonunda ise öncelikli hedef, sözleşmeleri biten Svensson ve Masuaku’nun yerine genç, atletik iki bek transfer etmek olmalı.
Beşiktaş, güçlü bir teknik ekibe sahip ve Eduard Graf önderliğinde oluşturulan Futbol Direktörlüğü, kulübü doğru bir yapılanmaya götürüyor. Umarım bu yoldan sapılmaz, çünkü istikrarlı bir şekilde devam edildiği takdirde Beşiktaş’ı çok parlak günler bekliyor.