PFSA25

KODUYLA %25 YENİ YIL İNDİRİMİNDEN YARARLANMAK İÇİN

Gün
Saat
Dakika
Saniye

Haftalık Beşiktaş Takım Analizi: Beşiktaş – Fenerbahçe (Ulaş Aral)

Beşiktaş İlk Defa Eksik Kalmadı!

 

Beşiktaş için kaos dolu bir pazar günü geride kaldı. Aslında bu hengâmenin bir kazananı vardı: Serdal Adalı ve yönetim kurulu. Ancak bu zaferi “Pirus Zaferi” olarak nitelendirirsek, pek de haksız sayılmayız. Neyse, o konuya şimdilik girmeyeceğim.

Saha içine dönersek, şunu kesinlikle söylemek lazım: Maçtan önce Fenerbahçe adına en büyük çekincem, Brown–Nene ikilisinin çizgiye verdiği genişlikti. Bu genişliğe karşı Kerem ve Semedo’nun merkezi kalabalıklaştırması gerekiyordu. Ancak Tedesco, görünen o ki arkada üçlü bir hat kurmak yerine, Levent Mercan’ı biraz daha geriden top çıkarma çabasına dahil etti.

Alvarez’in de sık sık stoperlerin arasına girmesiyle birlikte Kerem tekrar çizgide kalınca, Fenerbahçe’nin sahada net bir 5-4-1 yapısıyla yerleştiğini gördük. Fakat En Nesyri’nin top tutma özelliğinin sınırlı olması nedeniyle, Fenerbahçe savunma çizgisini öne çıkarıp hücuma geçmekte ciddi zorluk yaşadı.

Beklediğimden çok daha dağınık bir Fenerbahçe vardı sahada. Tedesco’nun hatalarına birazdan yeniden döneceğim.

Dönelim tekrar Beşiktaş’a! Takım, bu kez iyi organize olmuş bir ön alan baskısı ve doğru yerleşimle sahadaydı. Abraham’ın sırtı dönük top tutma oyunundan vazgeçilmesi, Toure ile o bölgenin daha hareketli hale gelmesini sağladı. Bu değişim, Toure’nin iç koridorda yaptığı presle birlikte Cerny’nin demarke şekilde top almasına yol açtı. Beşiktaş’ın rahatladığı an da buydu; zaten gol de bu sekansın hemen ardından geldi.

Zaten veriler de bunu doğruluyor: Beşiktaş’ın en yüksek xG üretimi sol kanattan geldi. Siyah-beyazlılar hücumlarını en çok bu bölgeden şekillendirdi.

Rafa Silva’nın Oosterwolde’ye yaptığı baskı, Orkun–Ndidi ikilisinin ön alandaki presi daha rahat yönlendirmesini ve çizgiyi öne taşımasını sağladı. Geriden top çıkarma evresinde Paulista’nın rol alması da Orkun’un geriye gelme ihtiyacını ortadan kaldırdı. Böylece Beşiktaş, saha içinde daha kolektif ve dengeli bir yapıya büründü.

Bu bütünlüğün en önemli sebeplerinden biri ise Fenerbahçe’nin ön alanda sayısal olarak eksik kalmasıydı. Bu durum, Beşiktaş beklerinin baskı altında kalmadan oyun kurabilmesini sağladı.

Kırmızı kart sonrasına değinmek gerekirse, Beşiktaş için o dakikaya kadar her şey mükemmeldi. Özellikle 25 dakikalık bölüm, bu sezonunen dengeli, en organize Beşiktaş oyunuydu. Ancak kırmızı kart, tüm dengeleri bir anda tersine çevirdi.

Burada Orkun’u gördüğü kırmızı karttan dolayı suçlamak bana göre işin en kolayı. Asıl problem, Beşiktaş’ın elinde altyapısından yetiştirdiği iki orta saha oyuncusu varken onları kadroya dahil etmemesi. Hâlâ Salih Uçan bu kadar düşük tempoda oyuna giriyorsa, sistemdeki hatayı başka yerde aramak gerekir.

Açık olan şu: Sergen Yalçın’ın bir B planı yok. Oyunu doğru okuyamıyor, yedek kulübesini verimli kullanamıyor. Beşiktaş ilk kez 10 kişi kalmıyor; hatta Fenerbahçe maçlarında bu senaryo neredeyse kronik hâle geldi. Saymaya gerek yok ama şunu net söyleyebiliriz: Beşiktaş artık “10 kişi geriden gelip kazanan” takım değil, “2-0 önde olup 10 kişi kalınca maçı veren” takıma dönüştü.

Oyuncu değişiklikleri konusunda Yalçın’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama da dikkat çekiciydi:

“Erteleme maçlarının olması ve üç günde bir maça dönmemiz bizi oldukça zorluyor, rotasyonumuz dar.”

Bu ifadeye bir noktaya kadar katılmak mümkün. Ancak hocam, sen bu maçlarda bile beş değişiklik hakkını doldurmadın. Üstelik Kartal Kayra’yı kadroya almadığın gibi, önceki üç maçta da hiç süre vermedin.

10 kişilik Beşiktaş konusuna geri dönersek; Tedesco’nun Levent Mercan’ı oyunda inatla tutması, üstüne Nene’yi çıkarıp Talisca’yı sahaya sürmesi zaten temposu düşen Fenerbahçe’yi daha da ağırlaştırdı. Bu hamlelerle adeta Beşiktaş’ı oyuna davet etti.

Ancak Beşiktaş bu daveti karşılıksız bıraktı. Ne pres enerjisi kaldı, ne de ikinci toplara reaksiyon… Bu kadar kötü bir Fenerbahçe karşısında, 10 kişi kalsa bile Beşiktaş’ın önde başlayıp önde bitirmemesi affedilir değil.

 

Ulaş Aral

Bu Yazıyı Paylaşabilirsin!

X
WhatsApp
LinkedIn
Telegram
Facebook

Diğer Yazılarımız

PFSA İLE FUTBOL KARİYERİNE BAŞLA

Futbolda scouting eğitimlerinde dünya devi olan PFSA’nın kursları ile futbol kariyerinizde emin adımlarla yükselin!

BİLGİ ALMAK İÇİN: