BİTMEYEN DEPLASMAN KABUSU
Geçtiğimiz hafta Beşiktaş deplasmanında 2-0 geriye düşmesine rağmen geri dönmeyi başaran ve maçı 4-2 kazanan Göztepe, hem olumsuz deplasman performansına dur demiş hem de Avrupa hedefi için çok önemli bir motivasyon sağlamıştı. Tüm haftayı bu galibiyetin yansımaları ile geçiren sarı-kırmızılılar, Başakşehir deplasmanında da pozitif atmosferi devam ettirerek Avrupa yürüyüşünü iyice sağlamlaştırmak istiyordu.
Ev sahibi Başakşehir ise Avrupa kupaları ile birlikte son 10 maçında galibiyet yüzü görememiş, son Avrupa maçında ise uzatmalarda yediği golle galibiyeti kaçırmıştı. Böylesine buhranlı bir dönemden geçen Başakşehir’de, teknik direktör Çağdaş Atan için Göztepe karşılaşması tamam ya da devam niteliğinde olarak görülebilirdi.
Maçın kadrolarını incelediğimizde Başakşehir’in 4-1-4-1 düzeniyle sahaya yerleştiğini, Göztepe’nin ise alışılagelmiş 3-4-1-2 düzeniyle devam ettiğini görüyoruz. Göztepe kadrosunu incelediğimizde Matsuki ve Romulo’nun topa sahip oldukları dilimde üst üste binmesi dikkat çekiyor.
Göztepe’nin Baskı Şeması
Ligde geride bırakılan 13 haftada, Göztepe’nin oyununun fiziksel üstünlük ve rakibi agresif karşılamak olduğu artık bilinen bir gerçek. Rakibi karşılarken takımını 5+5 olarak iki bloğa ayıran Stoilov, özellikle deplasmanlarda kanat bek oyuncularını öne çıkarmayı çok tercih etmiyor. Bu durum da rakiplerine bek oyuncuları üzerinden çıkış imkanı tanıyor.
Yukarıdaki görseli incelediğimizde Göztepe’nin, merkezdeki agresif baskısına rağmen Başakşehir bekleri Lima ve Duarte’nin boş durumda olduklarını görüyoruz. Çağdaş Atan, geçtiğimiz maçlarda oyun kurulumunda Duarte’yi stoper hattına çekip sol bek oyuncusunu merkeze kaydırmayı tercih edip çizgileri kanat oyuncularına bırakan bir anlayışa sıkı sıkı bağlıydı. Ancak yukarıdaki görselde de görüleceği üzere Göztepe’nin baskı şemasında rakip bekleri boş durumda bırakması, Çağdaş Atan’ın da oyun planında değişikliğe gitmesine neden oldu. Böylece Başakşehir, bek oyuncularını çizgiye yakın tutarak Göztepe baskısını çok rahat şekilde kırdı.
Piatek’e Engel Olamama
Başakşehir hücumlarının bir diğer önemli opsiyonu ise Piatek’in bağlantı oyunundaki aktifliğiydi. Göztepe stoper hattının merkezinde yer alan Heliton, daha önceki haftalarda rakip forvete top aldırmamak için rakip yarı sahaya kadar çıkıp hedef oyuncuyu takip ettiği dilimler sunmuştu. Ancak Başakşehir maçında Piatek’e karşı bu konuda oldukça zayıf kaldı ve Piatek, sırtı dönük bağlantıları ile hücum sürdürülebilirliğini sağladı.
Göztepe’nin En Önemli Gelişimi: Topa Sahip Olma
Başakşehir’in erken golleri sonrası Göztepe adına maçın senaryosu tamamen değişti. Fiziksel avantajları ve rakibe kurduğu baskı ile direkt hücumları sık deneyen İzmir ekibi, artık topa sahip olmak zorunda ve merkezi agresif savunan Başakşehir’e karşı üstünlük sağlamak zorundaydı. Başakşehir teknik direktörü Çağdaş Atan ise Göztepe’nin uzun toplarla çıkan bir takım olmasına karşı hem stoper hattını hava toplarında agresif kullandı hem de 2. bölgede düşen toplara sahip olarak Göztepe’ye topu kullanma şansı vermedi.
Göztepe’nin pas organizasyon şemasını incelediğimizde, Romulo ve Matsuki’nin merkezde bağlantı olmaya çalıştığını ancak topu ön alana taşımada başarılı olamadığını görüyoruz. Hem Göztepe’nin pas oyununda yeterli organizasyona sahip olamaması hem de Başakşehir’in agresif baskısı, Göztepe adına pasif bir görüntü çizmesine neden oldu.
Çağdaş Atan’ın Tuzaklı Baskı Planı
Göztepe kadrosunu incelediğimizde stoper Taha, orta saha oyuncuları Hugo ve Matsuki ile forvet Romulo’nun bağlantı oyununda Stoilov’un en güçlü silahları olması dikkat çekiyor. Çağdaş Atan da bu durumun farkında ki Göztepe’nin sahip olduğu bu pas hattına aldığı önlemler ile maça bir başka imzasını attı. Bu anlamda Crespo-Hugo, Matsuki-Onur, Romulo-Opoku eşleşmeleri ile bu oyunculara top aldırmadı ve Göztepe sıklıkla Dennis üzerinden oyun kurmak zorunda kaldı. İşte Çağdaş Atan’ın tuzak planı bu dilimde devreye girdi ve Kemen topu alana kadar Dennis’e baskı yapmasa da Dennis’in topa sahip olduğu anlardan sonra yaptığı preslerle topu kazanıp takımı adına geçiş hücumları kazandırdı. Göztepe’nin Dennis üzerinden oyun kurmak zorunda kalması ise sorunun ne denli büyük olduğunun göstergesiydi.
Göztepe’nin Geleceği
Göztepe her ne kadar lige yeni yükselmiş bir takım olsa da hedefini Avrupa kupalarına katılmak olarak belirledi. Buna ek olarak oynadığı oyunun verdiği seyir zevki ve yabancı bir sermaye tarafından yönetiliyor olması da ilgi odağında olmasını sağlıyor. Ancak suni gündemlerden sıyrılarak bazı gerçekleri görmek gerekiyor. Göztepe, ligin bu zamana kadar olan diliminde tek bir ana planı olan ve bu plana sıkı sıkıya bağlı bir ekip görüntüsünde. Taktiksel esneklik olarak bu kadar katı olması, artık rakipleri açısından ciddi anlamda kullanılıyor. Sırasıyla Samsun, Eyüp, Gaziantep ve son olarak Başakşehir deplasmanlarında rakiplerinin; Göztepe’nin ana planındaki eksiklikleri kullanarak aldığı galibiyetler, Göztepe adına ciddi olarak düşünülmesi gereken noktalar olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle deplasmanlarda yaşanan bu sorunlara karşı topun kıymetini daha çok bilen, bekleri üzerinden oyun kurabilen ve oyuna kattığı genişlikle rakip sahaya yerleşebilen bir görüntüye sahip olabilmek Göztepe’nin sezonun geri kalanında yaşayacağı en önemli gelişim olarak görülecektir. Bu anlamda Stoilov’un planlarını ve Ocak ayında yapılacak transfer gelişmelerini yakından takip etmekte fayda var.